• Dargeçit
    °C
  • Mardin
    °C
  • Şırnak
    °C
Yazı Boyutu: A A A

Dargeçit infazlarından aklanmanın çabası

Dargeçit’te JİTEM tarafından 30 Ekim - 3 Kasım 1995 tarihleri arasında gözaltına alarak katlettiği 3’ü çocuk biri asker 8 kişi için hazırlanan iddianamede, dönemin Mardin Jandarma Komando Tabur Komutanı Hurşit İmr
2014-12-27, 09:50:29
Okunma: 990
0 Yorum
resim

Bir dönemin Dargeçit Ä°lçe Jandarma KomutanıMehmet Tire ve dönemin Dargeçit Ä°lçe Jandarma Komutanlığı 1'inci Mknz. J. Komd. D. Tim K.lığı Emn. Uns. Btr. araç ÅŸoförü olarak görev yapan Uzm. ÇvÅŸ. Kerim Åžahin ile farklı kiÅŸilerin, 2012 yılında haklarında baÅŸlatılan soruÅŸturmanın ardından yaptıkları telefon görüÅŸmeleri de yer alıyor. Telefon görüÅŸmelerinde, Ä°mren'in Yusuf Burhan Ergin adlı bir kiÅŸi ile yaptığı görüÅŸmede "Sıkıntı var" ifadelerinin kullanması, baÅŸka bir görüÅŸmede Ä°mren'in aynı soruÅŸturma kapsamında hakkında soruÅŸturma baÅŸlatılan Tire'yi arayarak, "Ha yavrum ben size gelin görüÅŸelim diyorum yanlış anlıyorsunuz bak, artık iÅŸ iÅŸten geçmiÅŸ olur bazı ÅŸeyler için gerekiyorsa atla pazartesi buraya gel" ve "Bak ÅŸimdi yarın gözaltına alınıp ÅŸey edip ondan sonra ÅŸey hazırlığımızı yapmadan ÅŸey eder... o zaman hiç bir iÅŸ yapamayız" sözleri dikkat çekiyor. Yine telefon konuÅŸmalarında, Dargeçit Ä°lçe Jandarma Komutanlığı'nda kalorifer kazanına atılan Uzman ÇavuÅŸ Balil Batırır'ın eÅŸi Hatice Batırır'a ulaÅŸmak istemeleri ve Batırır'ın eÅŸi için "Yani alet olmaması için yani" ifadelerinde bulunuyor. 

Sanıkların yaptıkları bazı telefon görüÅŸmeleri ÅŸöyle:
Ä°mren: Temizöz'ün doktorlarına ihtiyacım var
HurÅŸit Ä°mren'in Yusuf Burhan Ergin adlı kiÅŸi ile yaptığı görüÅŸme:
"…HurÅŸit Ä°mren: SaÄŸolasın sıkıntı var
Yusuf Burhan Ergin: Ne sıkıntısı ya
HurÅŸit Ä°mren: Cemal'in hastalığını bize de bulaÅŸtırmaya çalışıyorlar
Yusuf Burhan Ergin: Neh?
HurÅŸit Ä°mren: Cemal'in,Temizöz'ün
Yusuf Burhan Ergin: Heeh
HurÅŸit Ä°mren: Hastalığından bize de bulaÅŸtırmak istiyorlar onun doktorlarına ihtiyacım var
Yusuf Burhan Ergin: Olur, o hallolur o
HurÅŸit Ä°mren: Hallolur iÅŸte ÅŸey.....gille görüÅŸtüm
Yusuf Burhan Ergin: Heh
HurÅŸit Ä°mren: Åžey senin ÅŸey yaptığın,.....onlara ÅŸey et benim bur da görüÅŸmem gerekiyor
Yusuf Burhan Ergin: Ani ne eee Ankara'da mı? İstanbul'da mı? Diyarbakır'da mı neresi?
HurÅŸit Ä°mren: Diyarbakır
Yusuf Burhan Ergin: Tamam, tamam onlara bir görüÅŸeyim de
HurÅŸit Ä°mren: GörüÅŸ bana dön acil..."
'BaÅŸka dünyalara daldım diyordum'
Kerem Åžahin'in, devre arkadaşı olduÄŸu tahmin edilen Ramazan Yaman ile yaptığı telefon görüÅŸmesi: 
"…Ramazan Yaman: (Gülüyor) Devrem dedim heralde yani baÅŸka dünyalara dalmışsın dedim biliyon mu?
Kerim Şahin: Yok yok hayatı tınlıyorsam namerdim bak. Hee
Ramazan Yaman: Evet
Kerim Åžahin: He geçen ee yani ÅŸimdi bana üstü kapalı biÅŸeyler söylemek istiyon veya söylüyon da hiç o konulardan yana,
Ramazan Yaman: Ali mi?
Kerim Åžahin: Hiç bir sıkıntım yok, müsterihim her konuda.
Ramazan Yaman: Ali mi söyledi?
Kerim Åžahin: Kim ne yazarsa yazsın, kim ne çizerse çizsin umurumda da deÄŸil hayattan baÅŸka biÅŸey.
Ramazan Yaman: Yani
Kerim Åžahin: Ben huzur istiyorum, huzur buldum.
Ramazan Yaman: Yani yani devrem.
Kerim Åžahin: Benim huzurumu bozacak insanların da yanî taaa en ayrıntısına kadar huzurunu bozarım yani.
Ramazan Yaman: Yani yani devre, ya sen kafaya takma öyle ÅŸeyleri, niye kafaya takiyon ki öyle ÅŸeylere?
Kerim Åžahin: Hiç biÅŸeye kafamı takmıyom. Ha bikaç gün sanki takar gibi oldum sonra dedim ki lan arkadaÅŸ, ee ben ÅŸuna canım sıkıldı, yani ya bizim ee saygınlığımız var her gittiÄŸimiz toplumda, Türkiye'nin her tarafında dostlarımız var.
Ramazan Yaman: Yani.
Kerim Åžahin: Benim PKK'dan baÅŸka düÅŸmanım olmadı ÅŸimdiye kadar.
Ramazan Yaman: Yani, yani yanî hep öyle abî.
Kerim Åžahin: Bunu da açıkça söylüyorum. Bîz
Ramazan Yaman: Evet
Kerim Åžahin: Yani kiÅŸisel olarak hiç bir düÅŸmanım olmadı. Ben de kimsenin düÅŸmanı olmadım,
Ramazan Yaman: Evet
Kerim Åžahin: Dolayısıyla Türkiye'nin dört bir yanında eÅŸimiz dostumuz var,
Ramazan Yaman: Mutlaka öyle.
Kerim Åžahin: Yanî insanlar biÅŸey gördüÄŸünde ak bayram mı zannedîyo. Benim sırf moralim ona
bozuluyo. Ama gün gelir keser döner sap döner.
Ramazan Yaman: Evet.
Kerim Åžahin: Aça ee gerekli yerlere açacam tazminat davamı.
Ramazan Yaman: Almak daha sonraki iÅŸ de ÅŸimdi olayda da olayı da anlamadım ki. Üstü kapalı konuÅŸtun bîraz ama. Neyin davasını açıyon, ne yapıyon, ne oldu ki, nîye dava açıyon?
Kerim Åžahin'in HurÅŸit Ä°mren ile yaptığı görüÅŸmesi: 
"...HurÅŸit Ä°mren: Antalya'ya gelme ÅŸansın var mı?
Kerim Şahin: Komutanim inanın, inanın ki yok
HurÅŸit Ä°mren: Hıı
Kerim Åžahin: Ama ben o konudan bi ÅŸey çıkacağını zannetmiyorum
HurÅŸit Ä°mren: Åžimdi birÅŸey çıkmayacak yavrum yani birÅŸey çıkmayacak da kötü bir dönemden geçiyoruz biz de biliyoruz nasıl olduÄŸunu
Kerim Åžahin: Yani ben, ben orda yazılan çizilene zaten eee mümkün deÄŸil
HurÅŸit Ä°mren: He
Kerim Şahin: Zaten katılmıyorum, kimse de kabul edemez, yani
HurÅŸit Ä°mren: Evet evet ee etmemiz mümkün deÄŸil yaptığımız bi ÅŸey de yok ÅŸimdi ama iÅŸte ÅŸimdi gerçi gerçekliÄŸini ispat edemediler top benden gider. Åžimdi ben senin telefonunu avukat hemÅŸehrim var benim. Bu konuyla ilgileniyor ona verecem o senî arıyacak tamam mı?
Kerim Şahin: Hı hı
HurÅŸit Ä°mren: Onun için ben gel dedim yani neler iddia ediliyor neler var dosyada onun bîr tam bilemiyoruz, ondan sonra eee eÄŸer burda müÅŸterek hareket edersek eee farklı yani ortak hareket edelim edersek ee maÄŸdur olmayız dîye düÅŸünüyorum tamam mı?
Kerim Åžahin: O benî arasın ben eee onun numarasına eee normal uygun bîr telefon numarası ee gönderirim ordan görüÅŸürüz onu, o zaman onunla
HurÅŸit Ä°mren: GörüÅŸürsün ÅŸey eee dediÄŸim ÅŸey eee yani gerekirse vekaletini de verirsin tamam mı beraber hepimiz ona verirsek tek ses olarak ÅŸey ederiz, oraya çıkarız
Kerim Şahin: Tamam komutanım
HurÅŸit Ä°mren: Ben de söylerim ama eee ÅŸimdi sadece tutuklandım ee efendim gözaltına alınıp tutuklandım gerçi gerçekliÄŸini ispat edene kadar ... elden gidiyor yaÅŸadığımız örnekler var tamam mi canım?..."
Mehmet Tire'nin HurÅŸit Ä°mren ile yaptığı telefon görüÅŸmesi:
"...HurÅŸit Ä°mren: Ha yavrum ben size gelin görüÅŸelim diyorum yanlış anlıyorsunuz bak, artık iÅŸ iÅŸten geçmiÅŸ olur bazı ÅŸeyler için gerekiyorsa atla pazartesi buraya gel
Mehmet Tire: Ya ÅŸimdi ee abi ÅŸöyle yani bizi baÄŸlamayan asılsız iddialar var orda, hava deÄŸiÅŸiminde olduÄŸum belgeleriyle belli her ÅŸeyiyle belli, ben onunla ilgili karşı tarafa eee ÅŸeyle itirazımızı yapıyoruz, avukat aracılığıyla, dosya, dosyayı ordan incelettiriyoruz ÅŸîmdî eÄŸer bizde iddianame
HurÅŸit Ä°mren: Hayır ÅŸimdi bak ÅŸeye geçen gün ben yoktum, Ä°stanbul'daydım ÅŸeyle Veli'yle Özcan gelmiÅŸti benim o Yahya KOÇ'a iÅŸte vekaletimi getirmiÅŸler, Yahya KOÇ olaya ÅŸey bakıyor bi ee ÅŸey ee at pazarlığı gibi bakıyor tamam mı
Mehmet Tire: Hı hı
HurÅŸit Ä°mren: Hı 50 bin lira istiyor, her Diyarbakır'a gidiÅŸte, biz bu iÅŸi ben yarın Diyarbakır gidiyorum, Arzu'yla görüÅŸecem
Mehmet Tire: Hı hı
HurÅŸit Ä°mren: Dosyanın içeriÄŸini ÅŸey edecem, pazar, pazartesi dönecem, pazartesi burda olursam bu
iÅŸi aytekin abiyle ee ÅŸey yurdakan abiye emanet edeceÄŸiz
Mehmet Tire: Ee ben, ben burdaki avukat aracılığıyla ÅŸimdilik takip ediyorum da onun için abi
HurÅŸit Ä°mren: Efendim
Mehmet Tire: Burdaki avukat aracılığıyla takip ediyorum ÅŸimdi
HurÅŸit Ä°mren: Yav bak burdaki ordaki deÄŸil, bu iÅŸler ortak hareket,ortak ... ortak hareket etmek zorundayız Mehmet
Mehmet Tire: Anladım abi anladım ben
HurÅŸit Ä°mren: Heh, ÅŸimdi bizim bi de artı gelmesin iÅŸte asker kimliÄŸimizin ötesinde siyasi kimliÄŸimiz var
Mehmet Tire: Zaten onun için yükleniyorlar bi taraftan da
HurÅŸit Ä°mren: Ha yükleniyorlar iÅŸte onun için Aytekin abiye vekalet gönder veyahut gel burda ne yapacağımıza beraber karar verelim, pazartesi burda ol
Mehmet Tire: Åžimdi ben bunu hiç, bunu farklı açılardan ben deÄŸerlendirdim de
HurÅŸit Ä°mren: Hıh
Mehmet Tire: Onun için diyorum yani eee burda ayrı ayrı avukat olmasında fayda var abi, tek avukat da deÄŸil de farklı açılardan bakılıp farklı kiÅŸilerin kafa yormasında fayda, ben bunu epey bi yerden de danıştım, konuÅŸtum, tek avukata vekalet vermektense farklı avukatlara girip, farklı eee savunma yapmak yani farklı derken farklı olduÄŸumuz ispatlamak lazım..."

HurÅŸit Ä°mren'in kimliÄŸi bilinmeyen bir kiÅŸi ile yaptığı görüÅŸme: 

"...HurÅŸit Ä°mren: Ä°yi Hatice Batırır
Bilinmeyen Şahıs: Nasıl kardeş?
HurÅŸit Ä°mren: Hatice Batırır, not al bir yere
Bilinmeyen Şahıs: Bir dakika. Yanındakine (Ozan, Hatice Batırır, oraya bir yere, Hatice Batırır. Ya da unutma Batırır) tamam kardeş,
HurÅŸit Ä°mren: Åžeyde belediyede çalışıyormuÅŸ
Bilinmeyen Şahıs: Nerde
HurÅŸit Ä°mren: Adana'da belediyede diyor, gazetenin yazdığına göre,
Bilinmeyen Şahıs :Hı hı
HurÅŸit Ä°mren: Bunu bulacağız, bununla temasa geçmemiz gerekiyor, yani bunu öncelikle bulmamız lazım
Bilinmeyen Şahıs: Sesini tam alamıyorum.
HurÅŸit Ä°mren: Bunu bulmamız lazım,
Bilinmeyen Şahıs: Tamam
HurÅŸit Ä°mren: Haa. Hı bu hanımefendiyi bulmamız lazım.
Bilinmeyen Şahıs: Tamam
HurÅŸit Ä°mren: GerektiÄŸinde buna ulaÅŸmamız lazım.
Bilinmeyen Şahıs: Tamam ben araştırırım onu.
HurÅŸit Ä°mren: Ä°ÅŸte bu görev sana.
Bilinmeyen Şahıs: Tamam bol, bulduk sonra,
HurÅŸit Ä°mren: Yani öncelikle bulacaz sonra iÅŸte biz gerekirse bununla gelip avukatla beraber bir görüÅŸmemiz gerekiyor.
Bilinmeyen Şahıs: Hatice Batırır, tamam kardeş ben onu.
HurÅŸit Ä°mren: Tamam ... ÅŸeyde bizimle ilgili iddialarda konu olan uzman çavuÅŸun eÅŸi
Bilinmeyen Şahıs: Hııı. Neci Adanalı mı bu?
HurÅŸit Ä°mren: Feke'li Adanalı. Bu, bunun ifadeleri geçiyo yani ÅŸey "Kocam iÅŸe gitti gelmedi falan" bunu PKK bulmuÅŸ
Bilinmeyen Şahıs: Hı
HurÅŸit Ä°mren: KonuÅŸturmuÅŸ yani anladığım kadarıyla
HurÅŸit Ä°mren: Yani alet olmaması için yani
Bilinmeyen Şahıs: Anladım
HurÅŸit Ä°mren: Bunu bu yani, bu ÅŸeyde dursun iÅŸte, nerde çalışıyo, evi, adresi, bi ÅŸekilde
Bilinmeyen Şahıs: Tamam buluruz onu kolay iş
HurÅŸit Ä°mren: Bulmamız lazım. Hı belediye çalışıyo.
Bilinmeyen Åžahıs: Onu ÅŸeyden bulurum. Gene bulurum, yani belediyeden de sorarım da, bulurum, kolay çalışıyorsa
HurÅŸit Ä°mren: Hanımefendiye ulaÅŸmamız lazım. Gastenin yazdığına göre belediye çalışıyor diyor
Bilinmeyen Şahıs: Hımm
HurÅŸit Ä°mren: Adana'da belediyede çalışıyo, ÅŸey yani bu bizim için önemli
Bilinmeyen Şahıs: Tamam tamam. Tamam yarın bakarım ben ona
HurÅŸit Ä°mren: Haydi tamam. Bulacaz ben ÅŸeyle görüÅŸtüm, gerekirse atlayıp gelecez biz avukatla
Bilinmeyen Şahıs: Hıı tamam
HurÅŸit Ä°mren: EskiÅŸehir'den dönerken o taraftan geliriz
Bilinmeyen Şahıs: Tamam... Tamam. Onu ben
HurÅŸit Ä°mren: EskiÅŸehir'den dönerken o taraftan,
Bilinmeyen Şahıs: Yarın, ilgilenirim
HurÅŸit Ä°mren: Oldu fazla ÅŸey yapma. Bu, bu yani..."
Mehmet Tire'nin Mehmet ÅžimÅŸek adlı kiÅŸi ile yaptığı telefon görüÅŸmesi; 
"...Selçuk ÅžimÅŸek: Bu ııı dün bayaÄŸ bi kanallarda biÅŸeyler dönmüÅŸ Dargeçit'le ilgili de hani cevap hakkı olur mu olmaz mı diye açıklama yapmak istermisin diye ben seni rahatsız ettim ama
Mehmet Tire: Neyle ilgili?
Selçuk ÅžimÅŸek: Valla Dargeçit'teki bazı aileler iÅŸte ııı ÅŸey olmuÅŸta ııı sen söyle toplu mezar mı ne iÅŸte kafatası mafatası bulmuÅŸlar
Mehmet Tire: Hı
Selçuk ÅžimÅŸek: Onunla ilgili iÅŸte açıklama felan yapmışlar televizyonlara felan
Mehmet Tire: Kim yapmış
Selçuk ÅžimÅŸek: Iı ordaki Dargeçit'teki bu kayıp, gözaltına alınan alınıp da kaybolan ÅŸahısların alileleri yapmış komutanım
Mehmet Tire: Ney diye yapmışlar ne demiÅŸler yani okumadığım için
Selçuk ÅžimÅŸek: Hı hı tv arÅŸivi oraya Dargeçit yazın komutanım altı yedi tane kanalda çıkmış haber dün
Mehmet Tire: Habire yazıyolar zaten
Selçuk ÅžimÅŸek: Doksanlı yıllarda orda görev yapan iÅŸte komutanları suçluyorlar falan filan bi ÅŸekilde
Mehmet Tire: Suçlamalarında benim îçîn bi sakınca yok yani önemli deÄŸil ben hava deÄŸiÅŸimindeydim habire yazıp duruyolar yani
Selçik ÅžimÅŸek: ...
Mehmet Tire: Benim için bi sıkıntı yok daha önce orda söylemiÅŸtim zaten
Selçuk ÅžimÅŸek: Böyle biÅŸey yapmadığınızı zaten bende biliyorum komutanım da hani bi resmi bi ııı görüntülere çıkmak istersen
Mehmet Tire: Dargeçit ha gerek yok onlar iki de bir söyleyip duruyor da bizimle alakası yok bu iÅŸlerin

Selçuk ÅžimÅŸek: Tamam komutanım eÄŸer bi hani açıklama yapma ihtiyacı duyarsak komutanım ararsan sevinirim..."

Kerim Åžahin'in Ali Arısoy ile 16 Ocak ve 16 Åžubat 2013 tarihleri arasında yaptığı telefon görüÅŸmesi:

"...Ali Arısoy: He dilekçeyi verdim geldim ayın ondokuzunda ocağın
Kerim Åžahin: Hıı en son görev yerin neresiydi devre
Ali Arısoy: En son Van Gürpınar BTR seksen ...karakolu diye bi karakoldu dış karakol
Kerim Şahin: Hı hayırlı olsun ya
Ali Arısoy: SaÄŸol baba Allah razı olsun Dargeçit kırkgeçit gittik bakıyım
Kerim Şahin: Hı duydum internette şeyde facede takip ediyom
Ali Arısoy: Hı
Kerim Åžahin: (Yanındaki ile konuÅŸuyor iki kapalı ayran tamam öteki verildi hı ona artı koydum öteki
alındı) Valla ne yapalım devrem lokanta işletiyoz işte.
Ali Arısoy: İyi devrem ya haberim var ya ya gene şu Bilal'den kağıt geldi ifaden alınacak diyo
Diyarbakır'a beni çağırıyorlar benim ne iÅŸim var Diyarbakır'da anasını satayım
Kerim Şahin: Onların milletin başını ....
Ali Arısoy: Gelmiyosa zorla getirileceksiniz bilmem ne diyo aradım o adliyedeki memuru diyor zaten uçak paranızı yol harcırahınızı ÅŸunu bunu verîlecek diyo buraya gelmeniz lazım diyo benîm ne iÅŸim var ben Ankara'dayım talimatla ifade vereyim, dosya diyor çok gizli diyor talimatla olmaz diyor
Kerim Şahin: Milletin başını
Ali Arısoy: Gitmesek ne olur gitmesek ne olur
Kerim Åžahin: Valla bilmem devre
Ali Arısoy: Ya kaçıncıyı veriyom ifade bir sürü verdim ifade en son Bingöl'de verdim Kiğı'da ifadeyi kaçıncıyı çağırıyorlar anlamadım
Kerim Åžahin: Herkesin ifadesini baÅŸvurdular herhalde orda Dargeçit'te ÅŸey sen söyle o insan hakları derneÄŸi BDP'liler ÅŸey yapmış herhalde
Ali Arısoy: Kemik memik bulmuşlar
Kerim Şahin: İstanbul İnsan Hakları Derneğine başvuruda bulunmuşlar
Ali Arısoy: Bilmem ne
Kerim Şahin: Bana da sordular onu tanırmısın bunu tanırmısın ben tanımam dedim ben BTR'deydim
Ali Arısoy: Aynı biz BTR'ciydik
Kerim Åžahin: Bizim asayiÅŸle ilgili görevimiz olmadı asayiÅŸtekiler tanır
Ali Arısoy: Aynen aynen öyle bende öyle dediydim
Kerim Åžahin: Karakol görevim olmadı dedim yani dedim ben öyle ne ifade alma ne gözaltına alma
Ali Arısoy: Daha ne uÄŸraÅŸtırıyo bunlar bizi çağırıyorlar anlamadımki ÅŸîmdî îÅŸi gücü bırak iÅŸin yoksa ta Diyarbakır'a git gerî gel oooh adliyeye gidip baÅŸsavcıyla görüÅŸeyim bakıyım savcının birinin yanına varayım
Kerim Şahin: Yani var bakalım bi
Ali Arısoy: Hı olmazsa burdan alsınlar ben gidemem Diyarbakır ne işim benim ya
Kerim Åžahin: Ya kardeÅŸim çiÄŸ et yemedik karnımız aÄŸrımaz
Ali Arısoy: Vallahi billahi
Kerim Åžahin: Kim ne yaptıysa hı bilmiyorum sen benden bi sene önce gittin oraya
Ali Arısoy: Evet
Kerim Åžahin: Zaten bizim görevden baÅŸka iÅŸimiz olmadı
Ali Arısoy: Öyle baba biz gittik geldik anasını satayım kimsenin tavuÄŸuna ...
Kerim Şahin: Ya tanık olarak tanık olarak alıyolar da
Ali Arısoy: Tanık olarak evet
Kerim Åžahin: Ä°ÅŸte bizden öncekiler ne etti ne yaptı bilmeyiz tabî
Ali Arısoy: Yani gîdîyîm bakıyim olmazsa ÅŸu adliyeye adlîye yakın bana Maltepe'deyim de adliyeden bilgi alayım bakıyım bu aradığım adam biriyle gelecen diyor…"

HurÅŸit Ä°mren'in kimliÄŸi belirsiz bir kiÅŸi ile yaptığı telefon görüÅŸmesi:

"...HurÅŸit Ä°mren: Tabi tabi tabi tabi, o iÅŸte basınla ilgili yani sessiz kalmakta suçlamayı kabul etmek anlamına gelir dedi Aytekin abi o konuda ÅŸey, iÅŸte Yurdakan Yıldız abi vardı o bizim genel komutanlıkta da beraber çalıştık, onun ikisine vekalet verdim, ondan sonra iÅŸte ben Cuma günü Ankara'ya geçicem, Cumartesi EskiÅŸehir'de bir düÄŸünümüz var, Pazartesi de, Pazar Ankara'ya dönücem, Pazartesi de iÅŸte sizinle görüÅŸüp, ne zaman gelîn deseniz beraber gelicez. Avukatla,
Bilinmeyen Åžahıs: Avukatını aradın mı bu ÅŸey, .... görüÅŸtün mü dosya île ilgili hiç?
HurÅŸit Ä°mren: Efendim?
Bilinmeyen Åžahıs: Avukatın dosya ile ilgili hiçbir malumat aldı mı?
HurÅŸit Ä°mren: Hayır almadı bizden, siz dediniz ya gelin dîye.
Bilinmeyen Şahıs: Iı ... gelemezseniz o zaman ben, 30'undan sonra gelirsiniz, o zaman da gecikebiliriz.
HurÅŸit Ä°mren: Åžimdi bak sizde, sîzinle görüÅŸtük ya, 8'inden sonra nîkah, bu ÅŸey Nisan'ın 2. Haftasında ben pazartesi sizi ararım
Bilinmeyen Şahıs: Olur.
HurÅŸit Ä°mren: Önümüzdeki Pazartesi, ÅŸu gün, ne gün gel deseniz gelir biletlerinizi ayarlarım, geliriz, görüÅŸürüz.
Bilinmeyen Åžahıs: Evet en saÄŸlıklısı o olur. Çünkü ben bi savcı beyle görüÅŸürüm ona göre size...
HurÅŸit Ä°mren: DoÄŸru tamam. Siz bu arada benden sonra görüÅŸmeniz oldu mu?
Bilinmeyen Åžahıs: Ya biz zaten o arkadaÅŸla günü birlik görüÅŸüyoruz yani ııı
HurÅŸit Ä°mren: Evet,
Bilinmeyen Åžahıs: Aynı yerde, buraya geldiÄŸin de onun telefonunu filan almıştım kaybetmiÅŸtim, görüÅŸtük, ondan sonra bî daha aradı hem Yahya bey ne yapıyorsun filan diye.
HurÅŸit Ä°mren: Evet
Bîlinmeyen Åžahıs: Senin vermediÄŸini söyledi dosyayı filan.
HurÅŸit Ä°mren: Evet.
Bilinmeyen Åžahıs: Iıı ben de dedim vallaha aranızda bir hukukunuz var yanî ÅŸey yapın yani bîr ortayı bulun filan.
HurÅŸit Ä°mren: Evet.
Bilinmeyen Åžahıs: Iı iÅŸin nasıl dedi? Baya iyi gîdiyor mu hakim bey? diye bir laf söyledi, ne dedi dur
ÅŸöyle bir laf söyledi bak, ııı iÅŸlerin ııı rayında gidiyo mu dedi? öyle biÅŸey dedi. dedim kî o nasıl bîr laf
dedim ya.
HurÅŸit Ä°mren: Evet.
Bilinmeyen Åžahıs: Dedîm yani afedersîn senin iÅŸin rayında gidiyor mu? Sana sormak lazım dedim. Çünkü dedim ııı bu aaa baÅŸkanın avukatlığını yapcak olan sensin dedim ben yapmayacağım dedim.
HurÅŸit Ä°mren: Evet
Bilinmeyen Åžahıs: Ondan sonra bu lafı çevirdi yok öyle demek istemedim de filan da iÅŸte hatır .. sorarlarla.
HurÅŸit Ä°mren: Yok o biraz yani bozuldu ama dedim yani ben böyle böyle,ben yine dedîm
Bilinmeyen Åžahıs: Sanki ben yönlendirmiÅŸim gibi seni bilîyormusun?
HurÅŸit Ä°mren: Hayır hayır, senden hiç bahsetmedim
Bilinmeyen Åžahıs: Dedîm vallaha dedîm asıl senin iÅŸler nasıl dedim? Bî dedîm ben dedîm hakimim
dedim, ben dedim mesleÄŸimi icra ediyom dedîm, benîm iÅŸlerim gayet iyi dedim. Bi sıkıntı yok.
HurÅŸit Ä°mren: Yok
Bilinmeyen Şahıs: Senin işler nasıl gidiyo dedim artık?
HurÅŸit Ä°mren: Evet evet
Bilinmeyen Åžahıs: Baya bi, biraz da alınganım belkî de yanlış düÅŸündüm ama
HurÅŸit Ä°mren: Yok yok, hayır siz, sizden hiç bahsetmedik, sadece o dedikî keÅŸke dedî iÅŸte ÅŸey vermeseydin, dilekçeyi hanî, ÅŸey dedim hani böyle böyle, genel komutanlık dedim ben Ä°stanbul'da dedim.
Bilinmeyen Åžahıs: Dilekçeyi ver ne olacak yani sen bize bi hizmet etmiÅŸ oldun yani .. masrafını...
HurÅŸit Ä°mren: Hayır dedim senden dedim ben vekaletimi almış deÄŸilim, yine dedim,
Bilinmeyen Åžahıs: Tabî canım,
HurÅŸit Ä°mren: Destek olacaksın ÅŸey edeceksin ama dedim,
Bilinmeyen Şahıs: Tabi tabi tabi,
HurÅŸit Ä°mren: Genel komutanlık böyle bi imkan sunuyo dedim,
Bilinmeyen Åžahıs: Ben senin için arıyorum üstadım,
HurÅŸit Ä°mren: Ben ...
Bilinmeyen Åžahıs: Ben seni aramam ama, bana dön sen yani,
HurÅŸit Ä°mren: Sevgili kardeÅŸim ....deÄŸerli kardeÅŸim,
Bilinmeyen Åžahıs: Bu telefon, bu telefon dinlenmez dînlense de benim üstüme kayıtlı deÄŸil,
HurÅŸit Ä°mren: Tamam,
Bilinmeyen Åžahıs: Dinlensese de hesabını vermiyeceÄŸîm için ÅŸey konuÅŸmuyoz yani
HurÅŸit Ä°mren: DeÄŸerli hakimim bak
Bilinmeyen Şahıs: He
HurÅŸit Ä°mren: Ben herkesin yanında bu konuyu konuÅŸamıyorum ben ÅŸimdi burda iÅŸte ÅŸimdi bak yalnız
kaldım hemen açtım ha
Bilinmeyen Åžahıs: Hayır ben seni mesela öbür taraftan arıyorsam Çepni belediye baÅŸkanığı numaran varya,
HurÅŸit Ä°mren: Evet
Bilinmeyen Şahıs: Ordan ben senin hatırını soracağımdır
HurÅŸit Ä°mren: Ben de
Bilinmeyen Åžahıs: Ä°ki tane böyle baÅŸka bir ÅŸey söyleyeceÄŸimdir mesela anlatabildim mi
HurÅŸit Ä°mren: Anladım anladım
Bilinmeyen Åžahıs: Yahya Bey o tavrı benim o gün biraz canımı sıkmıştı
HurÅŸit Ä°mren: Yok yok hiç
Bilinmeyen Åžahıs: Ben o gün aramıştım o yüzden sana soracaktım onun için aramıştım
HurÅŸit Ä°mren: Sizden hiç bahsetmedik yani hiç hiç öyle bir ÅŸey olmadı yani dedim böyle böyle ondan sonra ÅŸey ee ama dedim..."

BaÅŸka bir telefon görüÅŸmesi de infazın sorumluları olan Ä°mren ve Tire arasında yapılıyor. 
"...Mehmet Tire: Baya yoÄŸunum, eee nasıl yapalım?
HurÅŸit Ä°mren: KardaÅŸ gelmeniz lazım yani, yarın
Mehmet Tire: Gelicem de burası o kadar yoÄŸun ki benim
HurÅŸit Ä°mren: Bak ÅŸimdi yarın gözaltına alınıp ÅŸey edip ondan sonra ÅŸey hazırlığımızı yapmadan ÅŸey
eder... o zaman hiç bir iÅŸ yapamayız
Mehmet Tire: Ey buraya gelme ÅŸansınız var mı abi burdaki
HurÅŸit Ä°mren: Yok, burda avukat var ÅŸey var bunlarla görüÅŸmemiz lazım yani, orda gelsem ne yapacam,
hıh, ÅŸey sorayım bu uzman çavuÅŸ kim ben onu kaybolan bilmem yok ÅŸeyde iddia edilen kim o ?
Mehmet Tire: Vallah ben hava deÄŸiÅŸimindeyken kaybolmuÅŸ bir tane uzman çavuÅŸ abi
HurÅŸit Ä°mren: Allah Allah sen Mart'ta gelmiÅŸtin
Mehmet Tire: Martın 17'de geldim abi
HurÅŸit Ä°mren: Heh
Mehmet Tire: 16-17'de geldim abi
HurÅŸit Ä°mren: Ha ben bu adamı hiç hatırlamıyorum
Mehmet Tire: Ya orda çalışan biriydi yani o zamanda geldiler gittiler
HurÅŸit Ä°mren: Heh
Mehmet Tire: Yani benden önceki bir olayda onun için diyorum ben
HurÅŸit Ä°mren: Anladım yani ben , ben o olayı ÅŸey yapamıyorum yani
Mehmet Tire: Vallah örgüte gittiÄŸine dair duyumlar vardi abî
HurÅŸit Ä°mren: Hıı
Mehmet Tire: O zaman geldiÄŸimizde araÅŸtırdık koÅŸturduk ettik bir ÅŸey bulamadık o zaman savcılarla yazdık çizdik o zaman
HurÅŸit imren: Ya iÅŸte onun için bir ne yaptılar ÅŸey yap, ben pazara kadar burdayım
Mehmet Tire: Abi bu burda da fuarlar falan var yoÄŸunluk onun için diyorum
HurÅŸit imren: Anladım doÄŸrudur ama farklı ÅŸey, hayat memat meselesi..."

Yine HurÅŸit Ä°mren'in Kerim ÅŸahin ile yaptığı telefon tapelerinde ise ÅŸu görüÅŸmeler yer alıyor: 

"...HurÅŸit Ä°mren: Osmaniye'desin ha Kerim gastede çıkanlardan çıkanlardan haberin var mı?
Kerim Şahin: Okudum komutanım haberdar ettiler,
HurÅŸit Ä°mren: Bi Ankara'ya gelirsen görüÅŸelim,
Kerim Åžahin: Bilmiyorum bu ilgisiz alakasız ÅŸeyler nerden çıktı,
HurÅŸit Ä°mren: Öyle de ama gardımızı almak zorundayız yani he
Kerim Şahin: Siz Ankara'da mısınız komutanım?
HurÅŸit Ä°mren: Ankara'dayım,
Kerim Åžahin: Tamam komutanım ben zaten diÄŸerleriyle hiç bi irtibatım olmadı sizlede en son iki yıldan beri görüÅŸmüyoruz,
HurÅŸit Ä°mren: Tamam öyle oldu ben buldum ÅŸeylerini genel komutanlıktan buldum bi görüÅŸelim oldumu? Yarın sabah burda ol,
Kerim Åžahin: Ee yarın gelemem komutanım ÅŸimdi burda da iÅŸlerim var ama ilerleyen günlerde ben size ulaşırım,
HurÅŸit imren: Tamam
Kerim Åžahin: Ben gelebileceÄŸim günü söyleyim yani bu hafta içinde gelemem haftasonu ee gene benim iÅŸim var iÅŸimle ilgili bi seminer var,
HurÅŸit Ä°mren: Hıı
Kerim Åžahin: Dolayısıyla ııı belki önümüzdeki hafta içinde felan olabilir komutanım,
HurÅŸit imren: O zaman ben haftasonuna hiç olmazsa veya pazartesi burda olacak ÅŸekilde ÅŸey yapki,
Kerim Åžahin: Ben size dönerim komutanım..."

Bu konuÅŸmanın hemen ardından tekrardan HurÅŸit Ä°mren'in Kerim Åžahin ile yaptığı görüÅŸmede kullanılan ifadeler: 

Kerim Şahin: Efendim komutanım
HurÅŸit Ä°mren: Ha canım bulunduÄŸun yerde sabit teleKerim Åžahin: Åžu anda yok komutanım ben ee olduÄŸunda olmazsa sizi bîr ee iletim
HurÅŸit Ä°mren: He mesaj at bir ordan görüÅŸek hadi tamam bekliyorum
Kerim Şahin: Tamam komutanım
HurÅŸit Ä°mren: Bu ÅŸey kim, alo
Kerim Şahin: Efendim komutanım
HurÅŸit Ä°mren: Mahmut Yılmaz kim?
Kerim Åžahin: Mahmut Yılmaz o dönemde karakol komutanıydı komutanım
HurÅŸit Ä°mren: Nerenin?
Kerim Åžahin: Åžeyin Dargeçit ee merkez karakolu
HurÅŸit Ä°mren: Merkez
Kerim Åžahin: Öyle hatırlıyorum
HurÅŸit imren: Efendim
Kerim Åžahin: Mahmut, Mahmut BaÅŸçavuÅŸ
HurÅŸit Ä°mren: Hee Mahmut Yılmaz bir, birde ÅŸey var eee bu Bilal Uzman ÇavuÅŸ kimdi ben onu hiç hatırlamıyorum mesela seni biliyorum, Baki'yi biliyorum
Kerim Åžahin: Onların üçü karakolda görevliydi komutanım, biz zaten onlara BTR timinde hiç ilgimiz alakamız yok ki karakola
HurÅŸit Ä°mren: Heh, heh, bu firar mı etmiÅŸti
Kerim Åžahin: Vallah öyle dediler komutanım onun için
HurÅŸit Ä°mren: Anladım tamam
Kerim Åžahin: :O kendileri daha iyi bilir, çünkü onlar karakol ekibi biz onları haftada bir görüÅŸüyoruz bazen böyle rastlıyoduk…" 
Kerim ÅŸimÅŸek'in olaya iliÅŸkin Ali Esen adlı kiÅŸi ile yaptığı görüÅŸme: 

"Ali Esen: Geçenler de bir haber vardı var mı o haberden aktif haberin senin?
Kerim Åžahin: Haberim var, ee ben hiç umursamıyorum çünkü çiÄŸ et yemedim, karnım aÄŸrımıyor,ee
ben de aldım o gazeteyi, her ÅŸeyin sonuçlanmasını bekliyorum,gerekli yerlere tazminat davasına
Ali Esen: Yani saçma sapan iyice bunlar iyice saçmaladılar ya.
Kerim Åžahin: Yani hiç te umursamıyorum, ne gazeteyi arıyorum ne ee baÅŸka ee birilerini aradım,öyle
bir karakterim de yok, ee yani ben kendimden eminim, başım dik alnım açık Allah'a ÅŸükür.
Ali Esen: Yok canım o yönden demiyorum da ben
Kerim Åžahin: Recep mi söyledi sana da?
Ali Esen: Åžeyi, yok yok bana ee ÅŸey ÖkkeÅŸ BaÅŸçavuÅŸ dedi ya böyle böyle,
Kerim Şahin: Ha ayaklı gazete.
Ali Esen: Ä°nternetten baktım Allah Allah dedîm ondan sonra iÅŸte daha doÄŸrusu yani aramadım da abi
'hayırdır' deyince şimdi sen arayınca,
Kerim Åžahin: Ha birileri, birileri aradı da ee yok ee Allah'a çok ÅŸükür ben ee alnım ak olarak
girdim, alnım ak olarak çıktım. Ondan da müsterihim her konuda.
Ali Esen: Yav doğrudur canım.
Kerim Åžahin: Uzun mesele, yani ben, ben ekip yani tim de çalıştım ben, ben tim'den ayrılamazdım. Çünkü sen de BTR'cisin(taktik tekerlekli zırhlı araç),ee biliyorsun
Ali Esen: Evet.
Kerim Åžahin: Biz iki kiÅŸiydik orda, çamurdan adam yapmaya çalışıyorduk, düÅŸünebiliyon mu?
Birimiz ayrılsa o araç gider mi?
Ali Esen: Yav boÅŸver sen o açıdan,
Kerim Şahin: Aslı astarı yok, varsa da ben bilmiyorum. Yani ee diğer şeyler beni aşan konular..."

HurÅŸit Ä°mren'in Sakıp Erdal ile yaptığı telefon görüÅŸmesi: 

"….HurÅŸit Ä°mren: Sana, sana bir görev
Sakıp Erdal: Hayrola
HurÅŸit Ä°mren: Manavgat'ta yaşıyormuÅŸ Mahmut Yılmaz (dönemin Dargeçit Ä°lçe Jandarma Komutanlığı Merkez Jandarma Karakol Komutanı Mahmut Yılmaz).
Sakıp Erdal: Mahmut Yılmaz
HurÅŸit Ä°mren: Hee o dönem Dargeçit karakol komutanı, merkez karakol komutanı
Sakıp Erdal: Heh
HurÅŸit Ä°mren: Emekli baÅŸçavuÅŸ
Sakıp Erdal: Evet
HurÅŸit Ä°mren: Onu bulacan
Sakıp Erdal: Ne yapacam onu
HurÅŸit Ä°mren: Bul onu, bul onu adresi telefonu zartını zurtunu
Sakıp Erdal: Manavgat tamı yaşıyormuÅŸ, nasıl bulacaz ki onu
HurÅŸit Ä°mren: Ordaki askerlik ÅŸubesine soracan
Sakıp Erdal: Evet
HurÅŸit Ä°mren: Manavgat'a gidecen orda emekli adresi vermiÅŸtir oraya, yahutta jandarma orda varsa
Sakıp Erdal: Tamam
HurÅŸit Ä°mren: Tamam oldu görev sana haydi
Sakıp Erdal: Tamam"
Ä°mren ile Sakıp Erdal arasında birkaç gün sonra yapılan telefon görüÅŸmesinde de Ä°mren'in Erdal'a, "Sen sonucu bildir bana ya Mahmut'un" ifadesinde bulunması ise dikkat çekiyor. 

Yapılan konuÅŸmalarda da ÅŸu ifadelere yer veriliyor: 
"HurÅŸit Ä°mren: Bi ÅŸey yapabildin mi?
Sakıp Eıeul; Eee ben Mahmut 'un telefonunu vereyim sana
HurÅŸit Ä°mren: Bi zahmet
Sakıp Erdal: Ee ben aradım, sen ee iÅŸte eb ona telefonumu verdin, bir dün iki sefer üç sefer aradım, o gün görüÅŸtüÄŸümüz gün akÅŸam aradım seni, yani hayret ...

Sakıp Erdal: Sen sonucu bildir bana ya Mahmut'un..."

DÄ°HA

 

HABER Ä°LE Ä°LGÄ°LÄ°
Henüz yorum yok, ilk yorumu siz yapın.
EN ÇOK OKUNANLAR
YAZARLAR

ARŞİV
ANKET
Yeni Sitemizi Nasıl Buldunuz
  • Ä°yi
  • Orta
  • Kötü

Site Haritası RSS Beslemeleri